20 Aralık 2009 Pazar

3'te 1 Biter

12 haftalık olan bebeğimizin ense kalınlığı ölçümü dakikalar sürdü.. 1 saniye yerinde durmadığından ölçüm bir türlü yapılamadı...
Herşey çok komik.. İçimde balık gibi sürekli hareket eden bişi var ve ben hiçbişi hissetmiyorum..
Bu yüzden de ultrasonda gördüğüm şeyi başka biriymiş gibi seyrediyorum..
Acaba ne zaman hfaredeceğim hamile olduğumu... :P
Dakikalar süren ölçümün ve testin ardından sonuçları beklemeye koyulduk..
Sonuçları alınca gene doğru doktora.. Sonuçlar iyi çıktı.. Çocuğumuzun ilk zeka testi yapılmış oldu yani :)
Bu aralar doktorumuzla en büyük geyik konumuz kaç haftalık oldu sorusuna benim verdiğim ben bilmem, sizi bilirsiniz cevabım..
Bu sefer kızdı bana ve tekvime işaretle 11 Aralık 2009 tarihi itibariyle 13 haftalıksın.. Bi daha geldiğinde soracağı, dersine iyi çalış dedi :)))))) Eve gelip hemen yazdım 13 diye :)))))  Bu 13 nasıl bişeyse peşimi bırakmıyor yahu.. :P

İlk bölümü bitirdim artık rahatım diye düşünmeye başlamıştım ki dayanılmaz bel ağrılarım başladı...
1 hafta dayanmaya çalışarak geçti ama 1 haftanın sonunda doktora gitmeye karar verdim..
Ahmet Bey herşeyin yolunda olduğunu ve almamam gereken ama almış olduğum 4 kilonun bu bel ağrısında önemli bi payı olduğunu anlattı..
Sonra da dedi ki bakalım cinsiyetini görebilecek miyiz..:O
Amanın.. bi heyecan sardı beni.. Üstelik tek başınayım.. bu anı hep Yücel'le yaşarım diye düşünmüştüm çünkü.. Neyse tabi bakma demedim..
Zaten bebeğin de göstermeye niyeti yok.. poposunu dayıyor ultrasona öyle hareket ediyor.. :)))) hahahahahah
Çok güldük Ahmet Bey'le bu duruma.. Uğraştı, uğraştı, uğraştı.. sonra  -bak dedi burda pipiye benzer bişi var.. Ben bişeye benzetemedim tabi gösterdiği şeyi :)) Ama tam belli değil stersen kimseye söyleme dedi..
karışık duygularla çıktım doktorda ve yağmurda uzun bi süre yürüdüm.. Aferin bana di mi? Hamileyim, belim ağrıyor diye doktora gitmişim, şakır şakır yağan yağmurda, hava da buz gibi.. 40 dakika falan yürüyorum..
Şoka girmişim işte demekki.. :P
Sadece kardeşime ve de Yücel'e söyledim.. galiba pipisi var diye..
Çin falı ve diğer herşeyde kız görünüyor olsa da ben biliyorum ki bi oğlum olacak...

16 Kasım 2009 Pazartesi

Doğum şeklim belli oldu...

Tahlil sonuçlarımızla doktorun yolunu tutuyoruz..
Ve herpes testim +pozitif...
Dolayısıyla bugün itibariyle doğum şeklimiz belli oldu. sezeryan olacak...
ben zaten sezeryan istediğimdem benim için iyi br sonuç diyebiliriz :P
En azından neden sezeryana verecek cevabım var :)) hehe

Bugün kokuya hassaslaştım ve de mide bulantılarım başladı...:(
Ama onun haricinde hamilelikle ilgili hiç bi belirti yok.. Hiçbişi de hissetmiyorum..
Her akşam yatıyorum, sabah uyandığımda hamile olduğum aklımda bile değil..
biri bana bebişin nasıl diye sorunca önce şaşırıyorum sonra da hatırlıyorum..
Her gün her gün unutur mu insan hamile olduğunu :))
İşte çatlak anne adayı olunca bu durumlar da normal oluyor sanırım..

Hatta bu aralar hissettiğim tek şey bulantı olduğundan..
Bebişin ne yapıyor sorusuna;
-Midemi bulandırıyor.. cevabı.. insanları hem şaşırtıyor, hem de güldürüyor.. :))
Ama gerçek bu.. Bebişim şu anda sadece midemi bulandırıyor, başka da bişi yapmıyor...

Şimdiden cinsiyet tahminleri başladı.. Gönlümden kız olsun diyorum ama hissettiğim erkek olacağı...

5 Kasım 2009 Perşembe

Bebeğimizle ilk tanışma

Heyecanla gittik doktorumuza acemi ebeveynler olarak...
Tarih 5 Kasım 2009 ...
Ultrasonda gördüğüm şey bizi iyece heyecanlandırdı tabi..
Karnımda resmen minicik bi bebek var.. kolları, bacakları..
Güleyim mi ağlayayım mı durumu tam...
Başıyla poposu arasındaki boyu da tam 21,5 mm ... minicik minicik..
Ve bu önümüzdeki aylarda içimde büyüyecek büyüyecek..
Hem korkutucu, hem heyecan verici...
İşte aynı buraya yazamadığım gibi saçma sapan haller içindeyim...
Bu arada içime erkek olduğu gibi bir his doğdu bugün bebeğimi ilk gördüğümde...

29 Ekim 2009 Perşembe

En baştan başlamak gerekirse;

Hikayemiz 25 Eylül 2009 da Bitez de başladı...
O zaman farkında değildim tabi...
Farkına vardığımda tarih 06 Ekim'di.
Ne mi hissettim? Korku! Şimdi düşündüğümde çok saçma gelen bi duygu ama o zaman hissettiğim tek şey korku ve yaptığım da saatlerce ağlamaktı.. Bilmediğim bir yola giriyordum ve korkuyordum sanırım..
1 hafta şaşkınlıkla ve kararsızlıkla geçtikten sonra artık karar verme anının geldiğini farkettin...
Ve kararımızı verdik... Artık anne, baba olacaktık :)
Ne mi yaptım.. gene ağladım.. O kadar çok ağladım ki haber vermek için aradığımız kimseyle konuşamadım..
Zorlu geçen 1-2 haftanın sonunda bebeğimle yaşamaya alıştım...
Alıştım derken aslında tam alışmak değil, kabullendim diyelim...
Çünkü içinde bi canlı büyütüyor olmak hiç de öyle kolay anlaşılabilecek, alışılabilecek bişi değil çünkü...
Bilmediğim bir yolda ilerlerken bildiğim tek şey çatlak bir anne olacağımdı...